5.04.2012

Dünya Hali - 19 Mart 2012 Pazartesi

I.
Ostern (Paskalya) Tatili Yaklaşıyor. Çocuklarımız için Ne yapmalı?


Dr. Atilla DOĞANAnadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi

Yayından:
''Burada çocuklar için çok önemli bir bayram. Tatil bakımından da çok önemlidir. Paskalya pazartesi her yer tatildir. Bu bayram Hristiyanlık dünyasının önemli bayramlarından biridir. Bizim çocukluğumuzda da farklı çeşitli kutlamalar yapardık. Bu tarihler konusunda anlaşma yoktur hala bulunamamıştır. Avrupa ve batı ülkelerinde 22 Mart 25 Nisanda kutlanırken Asya ülkelerinde , doğu ülkelerinde Nisan ilk haftası ve ortaları kutlanır. Bu kutlamalar olunca ise Osten tatili diyoruz.Bizim göçmen olacağımızı değerlendirmek açısından en önemli tatildir. Baharı herkes karşılıyor bütün insanlar ve bu kutlamaları şenliklerle kutluyoruz. Adı Nevruz , Osten , Paskalya tatili de denilebiliyor. Çocuklarımızı bu tatil fırsatını değerlendirmeliyiz Kültürünü öğrenmesi için kurslara gönderebiliriz. Önümüzdeki Nisan ayında hareket te var , bereket te.'' 


Atilla Doğan'ı dinle

II.18 Martta yapılan Almanya Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından bir değerlendirme
Hüseyin Avgan Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanan 19 Türk kökenli delegeden biri

 Yayından:
''Özellikle yeni seçilen cumhurbaşkanın çokta kolay bir iş yaptığı söylenemez. Bence Almanya 'yı zor günler bekliyor. Alın teriyle geçinen insanları , fakirleri hor gören bir çizgi izlemiştir. Tabi ki de bunları söyleyen insanın cumhurbaşkanı seçilmesi ayrı bir olay. Değişik insanlardan , uluslardan inançlardan insanların arsında ön yargı duygulardan düşünceleri körükleneceği düşünülür. Bu ülkede 50 yıl bir göç süreci başladı tabi ki Türkleri kabul etmiş bir düşüncesi olabilir. Almanya'nın bir göç ülkesi olduğu belirtiliyor ama Türklere karşı yada İslam dininden olanlara karşı sürekli bir yaptırımlar oluyor. Özellikle göçmenlere yapılan politika yasalar bakıldığında çok sert yaptırımlar var. örneğin 2002 den sonra çift vatandaşlık yasaklandı. Ama hükumet politikası aynı ırk aynı milletin birbirine yaklaşması engellendi Türk , Türk ile evlenemiyor. Aslında artık sorunlar azalmadı daha da büyümeye başladı. Almanya'da da bu sorunlar azalacağı değil daha fazla artacağı izlenimi veriyor. Bu ülkenin dış politikasından iç politikasına kadar bizi her şey çok ilgilendiriyor. Örneğin Yahudi katliamı olağan üstü katliamın basitleştirmesi bizleri  tedirgin ediyor. Yani bunları yaparken de yeni ırkçı fasit örgütlerin ortaya çıkmasına sebep oluyor.''
Hüseyin Avgan'ı dinle
III.
Federal Alman Cumhurbaşkanı seçimine 19 Türk kökenli delegenin Katılması ne anlama geliyor?
Mete ATAY – Almanya/Bonn
Almanya Türk Öğretmenler Federasyonu Onursal Başkanı



Yayından: 
''Almanya'nın 11. Cumhurbaşkanı seçildi. Başarılar diliyorum ve Almanya'da yaşayan tüm toplumlara hayırlı olsun diyorum.1240 Federal delegesine 1232 yani 8 delege katılmadığı  otaya çıkıyor. İlk defa sayının 19 çıkmış olması çok sevindirici bir şey. 19 delege sayısını 3 milyon Türk'e bakarak elbette çok az ama bu kadar olması bile iyi bir şeye işaret. 2 genç delege vardı aşırı sağcılar tarafından evi kundaklanmıştı çok üzücü bir şey ama tabi oylama katılması çok iyi bir şey.  Almanya 'da 50 yıl sonra Türkler politikaya katılımı çok sevindirici görüyorum. Hep bugüne kadar Türkler Türkiye'de ki politikalarla ilgileniyordu ama şimdi ilgilenmeleri çok sevindirici. Almanların yaptırımları çok sert Türklere karşı özellikle çifte vatandaşlığı kaldırması Türklere karşı yaşama olanağı uyum sağlamak için zorlaştı. Bizler artık buralıyız çocuklarımızı daha iyi eğitmeliyiz daha iyi yaşam olanağı sunalım ki Almanya 'da katılımcılık konusunda daha büyük daha etkin çalışmalar yapabilelim.'' 


Mete Atay'ı dinle
IV.
Almanya Gençlik Dairesi’yle ilgili olarak göçmen vatandaşların yaşandığı sorunlar… Hangi durumlarda çocuklar ailelerinden alınıyor…
Avukat Aynur AKDENİZ /Almanya


 Yayından: 
''Gençlik dairesi ilk etapta koruyucu ve destekleyici tedbir almakla sorumludur. Yaşına ve gelişimine uygun eğitim sağlanması çok önemlidir. Çocukların sağlığı gelişimi tehdit altında her zaman koruma altında almak zorundadır. Çocuk aile içi şiddete maruz kalıyor bunu gören doktoru yada öğretmeni görünce bizlere haber veriyor. İhbarı değerlendirilirken ailelerin tepkisini çeken uygulamalarda oluyor. aslında aileninde destek vermesi gerekiyor. Şayet aile içi şiddet söz konusu ise çocuğun aileden alınması tabi ki gerekiyor. Aileye verilmesi yada yurda yerleştirilmesi söz konusu. 
Bir çocuğu ailesinden almak çok zor fakat şunu da unutmamak gerekir ama gençlik dairelerinin işi korumak , hatalar olmuyor mu tabi ki de oluyor ama bunlar düzeltiliyor. 
Devlet çocukları korumak zorunda aile gerekirse aile karşıda korumak zorunda hatta eğitmek konusunda da eğitmek zorunda. Bunlar yasal yaptırımlardan bir kaç tanesi.Anayasanın koruması altında. 
Velilerin tabi ki bir çok hakları var gelişiminde eğitiminde ama bunları yasalar çerçevesinde çocuğa zarar vermeden yapmak zorunda. Çocuklara şiddetle eğitim veremezsiniz. Bizim kültürümüzde çocuklara şiddet yaparak bir şeyler öğretilmeye çalışılıyor ama bunu bizim yasamız kabul etmiyor , iyi kide kabul etmiyor. 
Toplamda gençlik daireleri belediyeden belediyeye değiştiği için sabit veriler veremeyeceğim. Ailelerin çocukları yetiştirme konusunda maddi durumu zayıf ise bizlere başvurunca çocukları elinden almıyoruz ailenin bu yanlış düşünme aileye böyle konularda yardım da ediyoruz. son cümle  olarak da tabi ki de bizlerde hata yapabiliyoruz ailelerinde hukuken birçok hakları var bizler hata yaparsak bu hakları muhakkak kullansınlar.''
Aynur Akdeniz'i dinle

X 19.03.2012 DÜNYA HALİ_554

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder